Facebook Afganistan’da arkadaş listesini göster özelliğini engelledi
Taliban tarafından yönetimi ele geçirilen Afganistan halkının en büyük endişesi şeriat kuralları.
Devletin yönetim şekli konusunda hiç bir zaman düşünmediklerini çünkü yönetim şeklinin İslam Şeriat Kanunları olduğunu belirten Taliban, halkın yaşam şekli konusunda şeriat kanunlarının dışında bir değişiklik yapmayacağına dair ifadeler kullansa da geçmiş deneyimler sebebiyle bu durum hem yerel hem de küresel anlamda inandırıcı gelmedi.
Kabil’in düşmesi sonrası ABD uçakları ile devleti terk etmek isteyen üst düzey bürokratlar, devlet adamları ve bilim insanları Taliban’a karşı halkın tutumunu gözler önüne serdi.
Taliban’ın yönetimi devralması sonrası hayatlarından endişe eden iki kitle bulunuyor. İslam inancına mesafeli olan kişiler ve yine İslam esaslarına göre yaşamayan bayanlar.
Yaşamlarından endişe duyan insanlara bir nebze yardım edebilmek için arkadaş listelerini görüntüleme özelliğini kapatan Facebook, Taliban’ın biometrik ve iris verilerinden yola çıkarak insanları inançlı – inançsız diye ayırabileceğinden de endişe ediyor.
Daha önce hükumet tarafından tutulan biometrik ve iris verilerinden yola çıkarak insanların inançlarına ulaşabileceği belirtilirken insanların korkmakta ne kadar haklı oldukları ifade ediliyor. Gelişmiş bir hukuk sisteminden yoksun kalan Afganistan halkı herhangi bir sebeple öldürülmekten ve sokak ortasında dayak yemekten korkuyor.
Yerel halka yönetim şeklinin değişmesi ile ilgili mikrofon uzatan gazetecilerin aldığı bilgiler çarpıcı. Bir süre hükumetin sonra yine bir süre Taliban’ın yönetimine giren bölgelerde insanların tek derdinin açlıkla mücadele olduğunu söyleyen halk “bizim inançla, dinle derdimiz yok, biz zaten müslümanız bizim derdimiz açlık ama bunu görmüyorlar, biri geliyor diğerini kovuyor ve bölgeyi yerle bir ediyor. Yıllarda çalışıp bir düzen kuruluyor daha sonra diğeri gelip ötekini kovuyor ve bölgeyi tekrar yerle bir ediyor” ifadelerini kullanıyor.
İslam hukukunda geçmişe dönük ceza var mı ?
İslam hukukuna göre bir suçun cezalandırılabilmesi için şahitlendirilmesi gerekir ve o şahitlerin İslam dinine uygun biçimde yemin etmesi gerekir. Aslen, İslam Hukukunda geçmişe dönük cezalandırma yoktur. İslam’a göre kişi şeriat kanunları düzeyinde kendini düzeltmiş ve yine dine göre tövbe etmiş ise cezalandırılması ancak bu tövbeden sonra şahitlendirilmiş bir suça ilişkin verilebilir.
