Sosyal medya kızları ve erkekleri farklı etkiliyor
SOSYAL MEDYANIN KIZLARA VE ERKEKLERE OLAN ETKİSİ FARKLI
Sosyal medyanın insan hayatı üzerindeki etkilerini araştıran Essex Üniversitesi ve College London Üniversitesi araştırmacıları 2009 ile 2015 arasında yapılan ulusal İngiltere Ev Halkı Anket Çalışmasının sonuçlarını incelediler ve şaşırtıcı sonuçlara ulaştılar .
10 ila 15 yaşındaki birkaç bin gencin okul haftası boyunca sosyal medya kullanımı konusunda verdiği cevaplarla gençlerin mutluluk ve sosyoduygusal durumlarını değerlendirdi. Bebo, Facebook , MySpace , İnstagram , You tube gibi sosyal medya sitelerinin öğrencilerde duygusal karışıklığa sebep olduğunu belirten bilim insanları 13 yaşındaki kızların yaklaşık yarısının, her okul gününde yaklaşık bir saat sosyal medya kullandığını belirledi. Elde edilen verileri gelecek yıllarda tekrar değerlendiren araştımacılar 2 yıl içinde erkeklerin yarısının sosyal medya kullanmaya başladığını buna rağmen kızların üçte ikisinin sosyal medya bağımlısı olmakla birlikte dedikodu temelli bir iletişim ağı oluşturduğunu belirledi.
Araştırmadan doğan şaşırtıcı sonuçların diğeri de sosyal medya kullanımında kızların erkeklere göre daha olumsuz etkilenmeleri oldu. Erkekler sonuçları olumlu da olsa olumsuz da olsa sosyal medya kullanımı konusunda istikrarlı bir genişleme gösterirken kızlar sonuçları başlangıca göre daha da olumsuz ve hızla kötüleşen bir sosyal medya dünyasının içinde kaldı. Sosyal medya üzerinde gerçekleşmesi daha yüksek gibi görünen olayların gün geçtikçe daha az gerçekleşmesi kızların duygusal karışıklıklarını arttırırken kızlardaki intihar vakalarını da arttırdığı görüldü.
Essex Üniversitesindeki baş yazar Cara Booker yaptığı açıklamada şu ifadelere yer veriyor ;
“Erkek çocuklarda sosyal medya kullanımı ile mutluluk arasında bir bağlantı gözlemlemediğimiz için, oyun oynamaya harcanan zaman miktarı gibi diğer etmenler, çocukların mutluluğundaki azalmayla ilişkilendirilebilir .Bulgularımız, özellikle kızlarda olmak üzere, sosyal medya ile gerçekleştirilen ilk etkileşimleri gözlemlemenin önemli olduğunu ileri sürüyor. Çünkü bu durum, büyüme çağının sonraki zamanlarında ve belki de yetişkinlik dönemi boyunca etki gösterebilir”
Sosyal medyanın kişiler üzerindeki duygusal etkilerinin ailevi yaşantı ve çocukların büyümesindeki sonuçları ilerleyen yaşlarda asabi , kararsız ve başarmak için bir hedefe odaklanamayan gençlerin oluşmasına sebep oluyor. Bir çok seçeneğin hepsini aynı anda değerlendirme ya da değerlendirebileceğini düşünme eğilimini tetikleyen sosyal medya insanların kendi iç dünyalarını kısmen veya tamamen ihlal ederek gerçek düşüncenin sanallaştırılması , sanal olan bir durumun ise gerçekleşmesi hayaliyle insanları oyalayıp duruyor.