Türkiye’de Güneş Enerjisi ve Muhtemel Tehditlere Genel Bakış
Yeni petrol güneş mi ?
Yeryüzüne düşen güneş ışığının ısınım enerjisi, mevcut enerji kaynaklarının tamamından 160 kat daha fazladır. Güneş her yıl mevcut enerji kaynaklarından 15 bin kat daha fazla enerjiyi yer yüzüne gönderir. Burada önemli nokta güneş enerjisinin varlığı ve mevcut enerji kaynaklarına göre kat ve kat verimli olması değildir. Önemli olan bu enerjinin doğal dengeyi bozmadan kullanılabilmesini sağlamaktır.
Biyolojik yakıtlar karbonmonoksit salınımı sayesinde dünyanın ısısını arttırarak küresel ısınmayı arttırmaktadır. Bu sebeple bir çok ülke özellikle dizel yakıta karşı savaş açmıştır. Nükleer enerji radyoaktif özelliği sayesinde hayatı tehtid etmektedir, bu sebeple bir çok ülke kullanımı konusunda çekimser yaklaşmaktadır. En zararsız görünen rüzgar enerjisinde bile kuşların ölmesi söz konusudur. Buradan anlaşılan, şuana kadar keşfedilmiş enerji kaynaklarının hiç biri tam anlamıyla zararsız değildir.
Son günlerde, özellikle elektrik faturalarına gelen zamlardan sonra hem bireysel hem de kurumsal anlamda güneş enerjisinin kullanımı artış göstermiştir. Bu durum gelecekte güneş enerjisinin insanlık ve doğa üzerindeki zararlarının araştırılmasını gündeme getirmiştir. Güneş enerjisi yarı iletken malzemelerden yapılmış güneş panellerinin güneşe doğru konumlandırılmasıyla elde edilir. Bu paneller güneş ışığını tam alabilmek için genel olarak siyah üretilirler, böylece güneş enerjisinin tamamı emilerek panellerde maksimum elektron akışı sağlanır.
Zararsız kazanım yok gibi
Siyah renkte olan bu panellerin bölge ısısını arttırdığı kanıtlanmıştır, bu sebeple bir çok noktada panellerin göllerin üzerine kurulması gündeme gelmiştir. Göllerin üzerine kurulan panellerin aynı zamanda göl suyunun buharlaşmasını önleyici etkisi kullanılmak istenmiştir, ayrıca güneş panellerinin ürettiği elektriğin transferi sırasında ortaya çıkan ısıda suyla soğutularak panel verimliliği arttırılmaktadır.
EİE tarafından yapılan çalışmaya göre Türkiye ortalama güneşlenme süresinin günlük toplam 7,2 saat, ışınım şiddetinin günlük toplam 3,6 kWh/m² olduğu tespit edilmiştir. Ancak, bu değerlerin, Türkiye’nin gerçek potansiyelinden daha az olduğu, daha sonra yapılan çalışmalar ile anlaşılmıştır. Türkiye, güneş enerjisi potansiyeli ve bu potansiyelin bölgelere göre dağılımı yönünden, her türlü güneş enerjisi uygulamalarına müsait bir ülke sayılabilir.
Topografyanın, yerleşim yerlerinin ve tarım vb. alanların dağılımı ve ulaşım gibi kısıtlayıcı faktörlerin, bu alanın ancak % 1’inin kullanılmasına imkân sağlayacağı kabul edildiğinde, Türkiye için, güneş enerjisi gerçek kullanma alanı yaklaşık 7,8 milyon m2 olmaktadır
(DEK-TMK, 209: 121-122). Türkiye’de yıllık güneşlenme süresi yaklaşık 2.640 saat, yıllık güneş enerjisi ışınım şiddeti kWh/m² olarak belirlenmiştir (Taşkın & Korucu, 2014:13; Öztürk & Küçükerdem, 2016).
Günlük ortalama 7,5 saat güneşlenme süresine sahip olan Türkiye, güneş enerjisi kişi başı kullanımında dünyada açık ara lider durumda olan Almanya’ya göre yüzde 60 daha fazla güneş ışığından yararlanmaktadır (Topkaya, 2012;Taktak & Ilı, 2018).
Derin okuma ; Bkz