Sosyal Eşitsizlik Sağlık ve Yaşam Ömrünü Nasıl Etkiler?
Eskiler size elinizdeki ile yetinmeyi ve şükretmeyi öğretir. Bu gerçekten Tanrı’ya inanan insanlar için iç rahatlatıcı bir durum olabilir, fakat şükür duygusu sosyal eşitsizliğe razı olmak anlamına gelmemelidir.
Maalesef günümüzde dini inançları yüksek olan bazı ülkeler şükür duyguları yüzünden geri kalmış ve sosyal eşitsizliğe razı olmuşlardır. Sosyal eşitsizliğin insan üzerindeki etkileri izole ve yardıma muhtaç fakir bir hayattır. Bir tarafta hayali bile kurulamayacak kadar zengin bir hayat bir tarafta ise olanın bitenin sadece nasipten ibaret olduğuna inanıp kendini şükür duyguları ile avutmaya çalışan fakir bir kitle vardır.
Bilim insanları sosyal eşitsizliğin sağlıktan uzun ömürlülüğe kadar her şeyi nasıl etkilediğini inceleyen bir dizi deney yaptı. Bu deney de yüz yıllardır farklı tekniklerle sosyal yaşam ve sosyal eşitlik durumlarını incelenmiş ve toplum üzerindeki etkileri ortaya çıkarmaya çalışmış diğer deneylerden çok farkı değildi.
Geçtiğimiz günlerde Science dergisinde yayınlanan araştırmaya göre yıllık geliri 40 yaşında 35 bin dolardan daha az olan insanlar yılda 100 bin dolar kazananlar kadar yaşayamıyor. Dahası sosyal bağlar ne kadar zayıf olursa felç ve ölümle sonuçlanacak hastalık oranı o derece artıyor. Çocuk istismarı, yetersiz beslenme, suçlu bireylerle büyüme veya yaşama durumunda kalan insanların diğer insanlara göre 20 yıl daha az yaşadığını belirleyen araştırmacılar bu verilerin bir kısmına farklı canlı türlerinde de tanıklık ediyor.
Sosyal eşitsizlik kavramını hayati biçimde destekleyen kapitalizmin kontrol altına alınması için tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların etik unsurlar üzerinde mutabık kalması gerektiğini vurgulayan araştırmacılar pek çok insan, çok az insanın rahatı için, pek kısa yaşayıp bu dünyadan göçüyor diyor.